RSS
Mazeretim var,
Asabiyim ben
...

31.12.2009

2010

2010,2009'u aratmasın.
Dilek listem şudur ki:
*Ailemle sağlıklı bir yıl
*düzgün bir iş
*aşk
*ehliyet :)

2009 cidden kötü geçti.Her anlamda beni en çok yoran yıllardandı.Ama 2010'da hiçbi şey eskisi gibi olmayacak :p Popomu kaldırıp bişileri değiştiricem.Söz bak.
2010 dilediklerinizi getirsin.

p.s:egoistsin Oğulcan abii =)

24.12.2009

Karanlıktakiler: Kendini unutmanın hikayesi...

Çağan Irmak'ın özenle dokuduğu, Erdem Akakçe ve Meral Çetinkaya'nın üzerine giydiği bir sanat eseri...
Issız Adam'ı solda sıfır bırakan.
İnsanın içini titreten.
Benim gibi kendini insanlardan soyutlamış birinin ruhunu yansıtan,film değil bambaşka bir şey.
Gülseren hanımın şizofrenliğinin gölgesinde kalmış olan Egemen;çift kişilikli bir hayat yaşamak zorunda kalıyor.Çaycı olduğu iş yerine takım elbise ile gidiyor.İşyerinde normal giyiniyor,dönerken tekrar annesinin ona yakıştırdığı kimliğe bürünüp evin yolunu tutuyor.
Gülseren hanıma da hak vermek lazım.Günışığından bile korkuyor.Haklı nedenleri var.
İnsanlardan kaçıyor.Soylu bir hayat yaşamış.Soyluluğun ne denli hayati olduğu aşılanmış.
Egemen, iki hayat arasında sıkışıp kalmış, aslında gayet sağlıklı fakat bir otistik gibi yaşayan biri...
Aşık oluyor.
Hem de patronuna.
Tabii ki karşılık alamıyor.
Bir kez daha kırılıyor.
Gülseren hanımın akla mantığa sığmayan hareketleri karşısında bi çare kalıyor.
Filmin sonunda anlıyorsunuz her şeyi.Gülseren hanımın dengesizliğini,Egemen'in yalnızlığını,teyzesi tarafından dışlanışını.
Son sahnelerde biraz rahatsızlık duyabilirsiniz.Çünkü kamera Gülseren'in gözünden yaşadıklarını gösteriyor.
Egemen,annesine ot doldurduğu sigaraları verdiğinde öldüreceğini düşündüm açıkçası.
Çağan Irmak,güzel bir taktik uygulamış.Bazı seyircileri rahatsız etse de Pavlov'un köpeği misali seyirciyi belli bir düzene alıştırıyor.Hemen ardından Egemen'in kalbinin kırılması sonucu film bambaşka bir yere çekiliyor.Seyirci tersköşe oluyor.
İşte orada filmin afişinde yazan cümleyi duyuyorsunuz: "Ölmek kolaydı ama; sen vardın."
Sözün özü şudur ki:insan kafayı yemişse sebebi vardır :)

23.12.2009

aradığım kişi olmadığını bildiğim halde inatla o insanın peşinden giderim.
ben de böyle bi aptalım.

21.12.2009

özel fotoğraflar için tıklayın!

bir fincan sıcak kahve,kalınca bir kitap,çalışmam gereken ehliyet sınavım ve evi pek de ısıtmayan kalorifer...
hayatın naadar önemsiz olduğunu dün okuduğum bir yazıdan sonra netleştirdim kafamda..
yazının girişi şöyleydi:
okula gidiyoruz ciddiye alıyoruz.
okulu bitiriyoruz diplomayı ciddiye alıyoruz.
işe giriyoruz işi ciddiye alıyoruz.
vs vs.
çok da net hatırlamıyorum ama özünde böyleydi.
babam mesela.
aşırı ciddiye alıyo hayatı.o kadar kasıyo ki beni.
hep neden neden neden diye kafasında bulutlarla dolaşıyo.
çok huzursuz bi insandır kendisi.
annem de ona uyuyo bazen.
sonra bazen beni evlatlık aldıklarını düşünüyorum.hiç benzemiyorum onlara kafa olarak.
maddi özgürlüğüm olsa inanıyorum ki karşılarında çok daha güçlü durabilicem esasen.
sonra artık hiçbi şey eskisi gibi değil hayatımda.
taviz vermiyorum.çıkarlarım uğruna yaşamamayı öğreniyorum.istediğim gibi yaşamayı öğreniyorum.
son zamanlarda o kadar çok kişiyi çıkartmışım ki hayatımdan...
şu an tek eksiğim bir fotoğraf makinası.
sanırım yaza doğru alabilicem onu da.
zaten tüm hayallerimi erteleyerek yaşamaya da alıştım.
bi de insanları hayatına çok sokmamak lazım.mesafen olmalı.yoksa sınırı aşıyolar.ortada kalıyosun.
işte bunların bilincinde olmak da tamamen tecrübesel olaylar.
ehliyete yazıldım söylemiş miydim hatırlamıyorum.ona hazırlanıyorum,testleri çözüyorum.
Sonra bir yönetmenle tanıştım.
çook sevdim kendisini.onun kadar gönlü geniş insan görmedim son zamanlarda...
edius öğrenmeye gidiyorum onun ders verdiği kursa.
pek bi şeyler öğrendim.
sözün özü şudur ki:doğru insanları seçersen,mutlu yaşarsın!

18.12.2009

içimden geçeceksen eğer...

bugün patlamaya hazır bombayım.
sayfayı "benim adım orman" albümünü yazmak için açtım.
ama yok yazamamıycam aşırı gerginim.

..."kimbilir neler neler geçti başından,
kimse böyle yalnız olamaz.
anlat birer birer,
tut ellerimden.
kimse böyle küskün olamaz.
çizgi çizgi yüzünde..."

16.12.2009

sırf sizin için uzunca yazdım

Evet.
Kaydadeğer bişiler yaşadım.
Ve daha önemlisi artık eskisi gibi yazı yazdığım zamanlara dönme kararı aldım.
Bayramdan beri çok yoğun günler geçirdim kuzum.Her güne bir etkinlik,her güne bir toplaşma...
Derken;babam artık işin bokunu çıkardığımı hatırlatınca duruldum yeniden.
Şimdi bu arada,ihmal etmedim bi de bi bebeden hoşlandım felan.Gel gör ki;çocuun uzun zamandır sevgilisi varmış.Bi de gelip anlatıyo kanka ayağına.bık bık.
Baktım her gün bi sevgi kelebeği havasında geliyo falan,dedim orda dur yeter lan!
Yani artık hoşlaşmıyorum ondan. -erkek okura ima vol 1-
İşte bi de 2 hafta önce miydi neydi benim bi iş deneyimim oldu.
Kanal T'de işe başladım.24 saat doldu ve istifa ettim.-nihaha-
Neden derseniz:prodüktör olarak işe alınmış olmama rağmen,güne temizlikçiden yediğim azarla başladım.Kel alaka işler yaptım.Sorduğum sorulara cevap alamadım.Üstüne bi de facebook engelliydi kanalda.ahaha :)
Asıl sorun bu değil ama derler ya "31 olsa çekilmez" diye...
Öyle işte.
İstifa anımı hatırlamak istemiyorum.Sinirden gözyaşlarıma hakim olamadım zira...
İşte derken baktım iş miş bulamıyorum bari,bünyede tadilata giriyim dedim.Ehliyet kursuna yazıldım.Şubatta sınavım var.
Sonra doktora gittim.Yeniden tedaviye başladım.
Sonracııma diyet miyet işte kızsal mevzulara girdim.
Bi de artık son olarak seviyeli bi ilişkim olsun istiyorum.
Kısmetse 3 vakte kadar olur işallah.
Bugün de evde temizlik günüm.Tek başıma sil süpür yapıcam falan.
Oh be.
Rahatladım.
-ilaç sebebiyle midem fena bulanıyo :/-

8.12.2009

yazmıyosam bişi yaşamadığımdan değil;kayda değer bişi yaşamadığımdandır.

6.12.2009

bi süre yokum.
saygılar.
Kaçmıyorum,
Kovala istediğin kadar.
Kadın olmak; dikenli acılar,
Hayatsa milyonlarca alyuvar.